Çalakalem Karalamalar 1

Posted

Bu gece gözlerimi kapadım ve şöyle lise yıllarına doğru hızlı bir yol aldım. Her kişinin yaşadığı olayları tabiki bende yaşadım. Kimi zaman kopya çektim, kimi zaman dersten kaçtım, ve en doğalı birilerine gönlümü kaptırdım sandım. Sonra aldık kağıdı-kalemi elimize Çalakalem birşeyler karalamaya. Beceremiyordum ama komik şeyler çıkıyordu ortaya. Şimdi kendi yazdıklarıma gülüyorum.
Liseye başladığımda aynı zamanda şehir değiştirmek zorunda kalmıştım. Dolayısıyla hiç bilmediğim bir şehirde ve okulda adaptasyon sorunu yaşadım. Orta okulda derslerim iyi olmasına karşı lisede ilk yazılılar oldukça kötü gitti. Ama sonra toparladım. Aksilik buya 2. sınıfa geçincede taşınmak zorunda kaldık. Bambaşka ve bir öncekinden daha büük bir şehir. Farklı bir bölge ve tanıdık birtek kişi bile yok. İlk seneden deneyimli olduğumdan fazla bocalamadım.

Bu şehirde daha sonra 6 yıl kaldım. Koskoca 6 yıl. O koskoca şehiri sevmeyerek gitmiştim fakat ayrılırken gözlerim doldu. Memleketi gibi benimsiyor insan. Hatta memleketime gelip birisi bana adres sorduğunda bile hala önce yaşadığım şehirdeymişim gibi geliyor bana. Bu tür durumları sık sık şehir değiştiren herkes yaşamıştır.
Benim asıl gelmek istediğim nokta şurası. Eskiden günlük tutulurdu veya şiir yazılırdı. Küçük kilitli defterlere. Hatta içlerine yaprak, gül, karanfil falan koyar preslenmesini sağlardık. Şimdi ise çalakalem yazılarımızı sanal ortama taşıdık. Kimin okuduğunu bilmeden. Belki bu yazdığımı bir öğrencim, yada lisedeki sınıf arkadaşım okuyacak. Yada hiç alakasız birisi kendi hayatından kesitler bulacak. Bu yazıyı kim neden okur onu bilemem fakat ben bu karalamayı yaparken kimin okuyacağı umrumda olmadan yazdım. Sadece içimden geçenleri sanal alemle paylaşmak istedim. O kadar...

0 yorum

Yorum Gönder